Kur'ân-ı
Kerim'de Huriler Müttakiler güvenli bir yerde; bahçelerde ve pınar
başlarındadırlar. İnce ipekten ve parlak atlastan giyinerek karşılıklı
otururlar. Böylece biz onları, siyah
iri gözlü hûrîlerle evlendirmişizdir. Müttakilere
kurtuluş, başarıya ulaşma, bahçeler, bağlar, göğüsleri henüz
tomurcaklanmış yaşıt kızlar ve dolu dolu kadehler vardır.
(Nebe,
78/31-34)Onlar koltuklara yaslanıp kurularak, birçok
meyveler ve içecekler isterler. Ve
yanlarında da bakışlarını yalnızca eşlerine çevirmiş yaşıt dilberler
vardır. Biz ceylan
gözlüleri defterleri sağdan verilenler için inşa etmişizdir. Onları
bâkire, eşlerine düşkün ve hepsini
bir yaşta kılmışızdır. Orada huyları
güzel, yüzleri güzel kadınlar vardır. Orada utangaç
bakışlı öyle kadınlar vardır ki, bundan önce kendilerine ne bir insan
ne de bir cin dokunmamıştır. Ve sedeflerinde
saklı inciler gibi iri siyah gözlü eşler Hadislerde Huriler Cennet
ehlinden her birinin iki kadını vardır ki, vücutlarının şeffaflığından
baldır kemiklerinin ilikleri etinin üstünden görünür. Ehl-i
Cennet arasında ne ihtilaf vardır ne de düşmanlık; gönüller sanki bir
gönül, sabah akşam Allah'ı tesbih ederler" Ümmü Seleme, Peygamber (sav)'e bir gün: "Ya
Rasûlüllah! dünyada ki kadınları mı, yoksa Cennetteki hûrîler mi daha
iyidir?" diye sorar. Rasûlüllah
(sav); "Dünyadaki
kadınların üstünlüğü, yüzün astara üstünlüğü gibidir" diye cevap verir.
Ümmü
Seleme; "Niçin"
deyince O, şöyle cevap verir; "Dünyadaki
kadınlar namaz kıldıkları, oruç tuttukları ve birçok ibadetlerde
bulundukları için" (Tabarânî'den
naklen; Mevdûdî, Tefhîmü'l-Kur'ân Terc., VI. 81 |